Güncel
Sn. Fatih Kaleli'nin derlediği güncel haberler…
Televizyon Koltuğunu İnternete Kaptırıyor
IBM'in internet kullanıcıları arasında gerçekleştirdiği "tüketici dijital medya ve eğlence davranışları" anketi, televizyon eskisi kadar rağbet görmezken internet kullanımının her geçen gün arttığını gösterdi.
IBM'in yaptığı ankete göre, araştırmaya katılanların yüzde19'u altı saat ya da daha fazla bir süreyi internet kullanarak geçiriyorlar. Yine katılanların sadece yüzde 9'u benzer sürelerde TV izlerken, yüzde 66, 1 ila 4 saat arası TV karşısında vakit geçiriyor. Buna karşın aynı sürelerde internet kullananlar ise yüzde 60.
Tüm dünyadan yaklaşık 2 bin 500 kişinin katıldığı anketteki diğer bazı sonuçlar ise şöyle;
– Katılımcıların yüzde 81'i yayınları kişisel bilgisayarlarından izliyor ya da izlemek istiyor.
– Yüzde 42'si mobil cihazlardan videoları izliyor ya da izlemek istiyor.
– Yüzde 23 iTunes ve benzeri müzik servislerini kullanıyor
– Yüzde 18 online gazete aboneliğine sahip.
Amerika, dijital video kayıt cihazı (DVR) pazarının çok büyük bir kısmını elinde bulunduruyor. Buna bağlı olarak TV izleyicilerinin yüzde 24'ü izledikleri programların yarısını canlı yayından değil, daha önceden yaptıkları kayıtlardan izliyorlar. Böylece TV izleyenlerin yüzde 33'ü DVR satın aldıktan sonra daha fazla TV izlediklerini de açıklıyorlar. Avrupa'da da DVR kullanımına bağlı olarak benzer sonuçlar açıklanıyor.
IBM Medya ve Eğlence Strateji ve Değişim Uygulamaları Başkanı Saul Berman, İnternet'in TV izlemenin yerini almaya başladığını, bunun her ne kadar televizyon programlarının artık anlamsız olduğunu göstermese de TV'nin sonuna işaret ettiğini belirtti. TV'lerin yerini alan internette en çok vakit geçirilen sayfalar ise daha çok YouTube, MySpace, Facebook gibi sosyal iletişim ve oyun sitelerinden oluşuyor.
Google Sky İle Gözler Yıldızlarda
Google, Earth adlı dünya haritasıyla uzaydan sokaklara kadar yakın plana inerek dünyaya bakmamızı sağlayan programının ardından bu kez Sky adlı yeni bir programla gözlerimizi yıldızlara çeviriyor.
Google, “sanal teleskop” niteliğindeki programla sunulacak olan bu yeni hizmetin, uzay hakkında bilgi edinmeye yönelik bir oyun alanı gibi olacağını duyurdu.
Sky ile internet kullanıcılarının, yaklaşık 100 milyon yıldız ve 200 milyon galaksiye bakacağı kaydediliyor.
Haziran 2005 yılında kullanıma sunulan Google Earth programının şu ana kadar 250 milyondan fazla indirildiği belirtiliyor. 13 dilde sunulacak Sky hizmetine ulaşabilmek için, Google Earth programının son versiyonuna sahip olmak gerekiyor.
Bilişim Bakanlığı Başka Bahara!..
AKP tarafından oluşturulan yeni Bakanlar Kurulu açıklanmadan bilişim kamuoyunu 'Bilgi ve Teknoloji Bakanlığı' kuruluyor şeklinde bir heyecan sardı. Ancak gerçekleşenle beklenti örtüşmedi. Bilişim için ayrı bir bakanlık düşü başka bahara kaldı.
Yeni hükümet, bilişimcilerin, bilişimle ilgili ayrı bir bakanlık düşünü başka bahara ertelerken, Devlet Bakanı Mehmet Aydın'ı ' Bilgi ve teknoloji faaliyetlerinin koordinasyonu' ile görevlendirdi.
Ancak, bilişim ve türkiyenin e-dönüşümü ile ilgili alanlar başka başka bakanlıklar bünyesinde ve dağınık olarak kalmaya devam ediyor.
Teknoparklar, sanayi bakanlığına bağlı kalırken, Bilgi Toplumu Dairesi DPT bünyesinde ve başka bir bakanlığa bağlı olarak devam edecek. Bilişimle ilgili olarak sadece TÜBİTAK ' Bilgi ve teknoloji faaliyetlerinin koordinasyonu'ndan sorumlu devlet bakanlığına bağlı olacak.
Bu tablo, bilişim sektörünün yıllardır yakındığı, ayrı bakanlıklar ve icra makamları nezdinde dağılmış bulunan konu ve alanların, Türkiye'nin bilişimde hızlı ve operasyonel adımlar atmasını frenlediği eleştirisini devam ettirecek gibi görünüyor.
Bilgi ve teknoloji faaliyetlerinin koordinasyonu'nun uzmanlık alanı ilahiyat olan bir bakana bırakılmış olması da bu konudaki dağınıklığın kolay giderilemeyeceğini göstermekte.
Hükümet kurulmadan önce 'bilişim bakanlığı' kuruluyor diye sevinen ve başbakanı kutlayan mesajlar yayınlayan kimi bilişim örgütlerinin de erken sevinçlerinin karşılanmamış olması sektörde hayal kırıklığı yarattı.
Sektörün beklentisi, bu yanlışın bir an önce giderilerek, bilişimden sorumlu bir icracı bakanlığın oluşturulması ve başına da bilişimle yakından ilgili birinin getirilmesidir. Türkiye'nin önünde bulunan bilişimle ilgili tehditleri bertaraf etmesi ve fırsatları realize etmesi ancak böylesi bir icracı adımla mümkün ve gerçekleştirilebilir bir sonuç yaratabilir.
Avrupa Birliği'nde Çocukların Online Alışkanlıkları
Avrupa Birliği tarafından çocukların online alışkanlıkları incelendi. Buna göre, çocuklar internet ve mobil teknolojilere meraklı. Ama bu yeni mecraların getirdiği risklerin de farkında.
Son Eurobarometer araştırması, 27 üye ülke ile Norveç ve İzlanda’daki 9-10 ve 12-14 yaş grubundaki çocuklarla yapılan görüşme yoluyla yapıldı.
Araştırmacılar farklı ülkelerdeki internet ve mobil kullanımında büyük bir homojenlik olduğunu ama yaş grubu ve cinsiyete göre değişiklik gösterdiğini buldu.
Yaş ve cinsiyet gruplarına, interneti ev ödevlerine yardım için kullanıp kullanmadıkları soruldu. Cevap daha çok online oyunlar ve zevk amaçlı internet gezintisi olarak ortaya konuldu. Çocuklar internet ve mobil araçlarını arkadaşları ile haberleşme amacıyla da kullanıyorlar ama yabancılarla görüşme nadir oluyor.
9-10 yaş grubunda, hem kız, hem de erkek çocuklarda en popüler aktivite online oyunlar. Bu popularite 12-14 yaş grubu oğlanlarda devam ediyor. Ama 12-14 yaş grubundaki kızlar sosyal networkler, bloglar ve IM gibi daha sosyal aktivitelere geçiyorlar.
Genel anlamda bakılırsa, her yaş grubunda kızların interneti daha değişik amaçlarla kullandıkları söylenebilir.
9-10 yaş grubunun internete haftada 3 ya da 4 kaz internete bağlanıp, her defasında 60-90 dakika kadar, daha büyük çocukların ise her gün ortalama 2-3 saat kadar bağlandıkları görülüyor. Oyun meraklısı çocuklarda bu süre günlük 3-5 saate kadar çıkabiliyor.
Avrupalı çocuklar teknoloji kullanımını, yaşıtlarından, okuladan ya da velilerinden öğreniyorlar ve kendileri keşfetmeye devam ediyorlar.
Virüsler, hackerlar, çocuk tacizcileri, online saldırganlar konusunda bilgileri var.
Çocuklar anne-babalarının denetimi altında ve bundan rahatsızlık duymuyor. Sadece 12-14 yaş grubundaki kız çocukları, annelerinin emaillerini okumasına kızıyorlar.
<
br /> Çocuklar aile bilgisayarına virüs bulaşmasından, mobil telefonlarının kredisinin bitmesinden, internet bağımlısı olmaktan, gözlerinin bozulmasından ve uykusuzluktan korkuyorlar.
Email adreslerini ve mobil telefon numaralarını yabancılara vermemeleri gerektiğini ve bir yabancı ile buluşmalarının tehlikeli olabileceğini biliyorlar. Bu kurallara bazen arkadaşının arkadaşı gibi durumlarda uymadıkları oluyor.
SMS çocukların en şahsi gördükleri ortam. 14 yaşında birisi bunu şöyle ifade ediyor “anneni-babanı ararsın ama arkadaşlarına SMS gönderirsin”. Araştırma AB’nin Safer Internet Programme çerçevesinde yapıldı.
İngiliz Çocukları Geleneksel Medya Çeşitlerini Kullanımıyor
İngiliz telekom düzenleyicisi Ofcom tarafından yapılan yıllık haberleşme endüstrisi araştırmasının, geleceğin haberleşme, medya müşterileri olan çocuklar bölümünde, bir kaç yıl önceki ağabey ve ablalarına nazaran medyaya daha çok eğildikleri ve medya çeşitliliğinin arttığını gözüküyor. 11 yaş grubundaki çocukların ¼’ü kendi şahsi cep telefonu, video oyun player’larına ve televizyonuna sahip.
Ama çocukların eski ve yakın tarihteki medya çeşitlerini kullanmadıkları görülüyor. Yakın teknolojilerden video’da bu açıkca görülüyor. 2 yıl önce 8-15 yaş grubunun % 59’u video seyrederken, şimdi bu oran % 38’e düşmüş durumda. Bunun yerine internet ve sosyal networking web sitelerine yönelim artmış durumda. Çocuk gençliğe doğru yol alırken, bu trend daha da hızlanıyor. 8-11 yaş grubunda çocukların % 41’I düzenli internet kullanırken, 12-15 yaş grubunda bu oran 2/3 oluyor.
Ofcom Araştırma direktörü James Trickett, İngiliz çocuklarının trendleri takip etmek yerine, yönlendirdiklerini söylüyor. 10 yaşındaki İngiliz çocuklarının % 7’sinin web kamerası olduğunu ve online dünyada sadece klavye kullanmadıklarını, 13-15 yaş grubunda bu oranın % 15’e çıktığını belirtiyor. Tabi bunun en önemli nedeni de genişbant erişim hızlarındaki yükselme.
Geleceğin tüketicilerin eğilimlerinin bu yönde olması, diğer tarafta gazete, televizyon ve radyo gibi ortamlara verilen reklamların azalmasına neden oluyor.
Rapora göre, İngiltere’de online reklamcılığın geçen yıl % 47 arttarak, TV’ların aldığı toplam reklamın yarısına ve baskılı medyanın aldığı reklamın da çeyreğine ulaştı. Hızla da yükseliyor.
TÜBİDER Bilişim Dünyası'ndan alınmıştır
Fatih Kaleli