Kablosuz Geleceğin Kavalcısı: WAP
Wap ve ötesi ne olacak nereye kadar gelisme sürecek? Cevapları bu yazıda. Hepimizin çocukluk yıllarında severek okuduğu bir öykü vardır, �Fareli Köyün Kavalcısı�. Bu öyküyü okumayanlar için tavsiye edip öykü içinde geçen olayı hatırlayalım. Bir çocuk kavalını o kadar ustaca kullanmaktadır ki, köyü basan tüm fareleri kavalından çıkan nağmeler ile adeta büyüleyip arkasına katar. Kavalcının arkasına takılan fareler nereye gittikleri hiç bilmeden hareket eder ve sonunda da bir nehirde yok olup giderler. İşte zaman zaman hayatımıza buna benzer kavalcılar girerek bizleri belki tam olarak göremediğimiz bir geleceğe davet etmektedir. Sonu her zaman fareler kadar trajik olmasa da bilinmeyen bir geleceğe doğru yola çıkmak, bu yolculuğa çıkanları ürkütmektedir. Bugünlerde sıkça adından söz edilen WAP teknolojisi de aslında bizi yeni bir geleceğe taşıyan kavalcıya benzemektedir. WAP (Wireless Application Protocol-Kablosuz Uygulama Protokolü) teknolojisi, İnternet�in ilk yıllarındaki sadece text bazlı işlemlerin yapılabildiği renksiz ve hareketsiz kullanımına benzemektedir. Bugün İnternet�in geldiği noktayı düşünecek ve kıyaslayacak olursak, WAP kablosuz geleceğin alfabedeki ilk harfidir.
Bizi bugünlere getiren ve aslında henüz nereye gideceğini de bilemediğimiz teknolojinin, insanlık tarihindeki yerinin incelenmesi vizyonumuz açısından önemlidir. Çünkü ne kadar ileriye bakmak istiyorsak o kadar geriye bakmayı bilmeliyiz.
İnsanlık tarihi güçler dengesini değiştirmesi açısından bakıldığında dört temel dalga ile bugünlere gelmiştir. Kesin tarihlerle ayrılamayan, birbiri içine geçmiş şekilde süregelen bu dalgaların herbiri birer devrimdir. Daha öncesinde toprağa sahip olmanın gücü belirlediği 17. yüzyılda �Ticaret Devrimi� ile ilk dalga yaşanmıştır. Bu dalga 17. yüzyılın ortalarında başlayarak 18. yüzyılın ilk dönemlerine kadar sürmüş ve gücün toprak sahiplerinden, tacirlerin eline geçmesine neden olmuştur. İkinci dalga 18. yüzyılda başlayıp 19. yüzyılın ortalarına kadar süren �Sanayi Devrimi� ile yaşanmıştır. Makinaların bulunması ile gücün tanımı değişmiş ve bunların daha iyi kullanabilenlerin devri başlamıştır. 1870�lerde elektriğin insan yaşamına girmesi ile başlayan üçüncü dalga �Yeni Sanayiler Devrimi� olarak adlandırılmıştır. Elektrik, elektronik, telefon, çelik, kimya, ilaç, otomobil ve uçak gibi sanayi dalları bu dönemde itici bir güç olmuştur. Dördüncü dalga olarak adlandırılan �Bilgi Teknolojisi Devrimi� ise 1946 yılında ilk bilgisayar olan ENIAC�ın yapılması ile başlamıştır. Halen insanlık dördüncü dalgayı, yani bilgiye sahip olanların güce de sahip olduğu ve olacağı dönemleri yaşamaktadır. Bu dönemde bilgisayar ve iletişim -kısaca Bilişim- teknolojilerindeki gelişmeler insanı etkilemiş ve sosyal yaşamını çok ciddi bir şekilde değiştirmiştir. Dördüncü dalganın bir önemli özelliği de, bu değişimlerden küçük bir grubun değil, toplumun tamamının ve çok kısa sürede etkilenmesidir. Küçük bir örnek verecek olursak, sanayi devriminin yaşandığı dönemlerde bir makinanın daha verimli çalışmasının sağlanması ancak işletmeyi, en fazla o bölgeyi etkilemekteydi. Oysa bugün bilişim teknolojilerindeki küçük bir buluşun tüm dünyayı inanılmaz hızda etkileyebildiğini ve bazen bunun insanların davranış şekillerini değiştirebilecek kadar önemli olduğunu görüyoruz.
Bilginin ana makinalarda depolandığı ve ona ulaşmak için yanına gitmeyi gerektirecek ilk bilgisayarlardan sonra, bu teknolojinin geliştirildiği beş dalgayı yaşadık. Beşinci dalga İnternet�in kullanılması olup 1999 yılında altıncı dalgayı yaşamaya başladık. Bu dalga �Kablosuz Bilişim Teknolojisi� dir, buna yaygın adıyla �Kablosuz Gelecek� te denmektedir.
Kablosuz gelecek ne demektir? Kablosuz gelecek, genel tanımıyla bilgisayar, iletişim ve elektrikli her türlü cihazın kablolar olmaksızın birbiri ile iletişim içinde olması demektir. Bunu biraz daha açabilmek için �Yakınsama� kavramını aktarmak gerekiyor. Yakınsama, cihazların, teknolojilerin, içeriklerin, şebekelerin tek bir noktada toplanmasıdır. Bunun en güzel örneği şu an cep telefonu dediğimiz fakat gelecekte cep terminali diyeceğimiz cihazlarda gözlenmektedir. Bugün konuşma, ajanda, hesap makinası, radyo, MP3 çalıcısı, takvim, saat, oyun amacıyla kullandığımız cep telefonlarına yüklenecek o kadar fazla fonksiyonlar olacaktır ki, bunlar artık zorunlu olarak herkesin taşıyacağı cihazlar olacaktır. Halen deneme aşamasında olan ve yakında elimizde olacak bu cihazlara G3 terminaller denilmektedir, yani üçüncü nesil cep telefonları. Bunlar üzerinde olması planlanan bazı özellikler ise; sesli ve görüntülü iletişim, GPS, telsiz ve bilgisayar fonksiyonlarıdır. Böylece bir insanın sahip olmasını düşlediği tüm bilişim ürünleri tek bir cihaz üzerinde toplanmış olacaktır. Bu geleceğe bizi taşıyacak G2 olarak adlandırılan cep telefonlardır ve bunlar üzerinde kullanılan teknolojiye de WAP denilmektedir.
WAP ve devamında gelecek teknolojinin teknik alt yapısını biraz incelemeye çalışalım. WAP bir içerik ve taşıma protokolleri bütünüdür ve taşıyıcı ortamdan bağımsızdır. Şu anda GSM üzerinden ve maksimum 9600 bps hızında çalışabilen WAP teknolojisi yakında GSM operatörlerinin açacağı HSCSD (High Speed Circuit Switched Data) taşıma protokolü ile 43.2 kbps hızına kadar iletişime izin verecektir. GSM ve HSCSD üzerinden kullanılan WAP uygulamaları text bazlı uygulamalar için uygun olsa da görüntü ve yüksek hızlı data uygulamaları için yeterli değildir. Fakat GPRS (General Packet Radio System) dediğimiz taşıma protokolünün kullanımı ile bu hız 114 kbps olacaktır. Kablosuz paket anahtarlamalı teknolojisi ile elimizde kullanılacak G3 terminallerinin de önü açılmış olacak ve bu terminallerden doğrudan İnternet�e bağlanmak mümkün olacaktır. GPRS ile birlikte aslında en önemli değişikliklerden birisi de her terminalin bir IP numarasının olması ve paket anahtarlamalı bir sistem ile sürekli İnternet�e bağlı bir cihaz olarak kullanılmasıdır. Oysa GSM ve HSCSD teknolojilerinde bir veriye erişmek için dial-up bir bağlantı yapar gibi operatörün veya WAP servis sağlayıcının numarasını aramanız gerekmektedir. Taşıyıcı protokolünde ve sisteminde oluşacak bu radikal değişiklik G2 cep terminallerinin yerini G3 terminallerinin almasına neden olacaktır, böylece WAP da ömrünü yavaş yavaş tamamlayacaktır. GPRS den sonra gelmesi beklenen taşıma protokolleri ise EDGE (Enhanced Data GSM Environment) ve UMTS (Universal Mobile Telephone Service) dir. EDGE, mevcut GSM servisi üzerinde oluşturulabilen bir teknoloji olup 384 kbps hızına kadar iletişime izin verecektir. Tahmini olarak 2001 yılının sonuna doğru devreye alınması beklenmektedir. Asıl büyük devrim ise UMTS ile gelecektir. Çünkü bu teknoloji elimizdeki terminallerin 2 Mbps hızında iletişim yapması için gerekli alt yapıyı sağlayacaktır. Böylece yüksek hızlı data, görüntü, ses aynı anda kullanılabilecektir. 2002 yılında devreye alınacak bu sistemler ile yine IP tabanlı ve gönderilen paket üzerinden ücretlendirme tarifesinin olacağı bir yapı kullanılacaktır. GPRS ile birlikte operatörler konuşma süresi üzerinden değil gönderilen paketler üzerinden ücretlendirme sistemlerini getirecektir.
Şimdi bizi kablosuz geleceğe çağıran kavalcının yani WAP�ın yeteneklerine bakalım. WAP, WML (Wireless Markup Language) olarak adlandırılan bir dil kullanmaktadır. Bu dil XML (Extensible M
arkup Language) dediğimiz şu anda en gelişmiş İnternet kodlama dilinin bir alt kümesidir. Bilindiği gibi şu anda kullanılan HTML dilinin çok daha geliştirilmiş bir türü olan XML birçok büyük şirket tarafından desteklenmektedir. İnternet Browser�larının da yakında destekleyeceği bu dil İnternet üzerindeki uygulamaları da önemli ölçüde etkileyecektir. Doğal olarak mobil yaşama doğru yönelen insanların ellerindeki G3 terminallerindeki browser�lar içinde bir çalışma başlamıştır. Bunun en somut adımını Microsoft�un sahibi Bill Gates atarak Ericsson ile yeni bir browser geliştirmeye başlamıştır. Bugünlerde İnternet browser�ları için yaşanan çekişmelerin mobil ortama taşınacağı görülmektedir. Bu alanda ilginç bir gelişme yaşanmaktadır. Klasik bilgisayar firmaları G3 terminali olabilecek sistemler üretmek isterken, Nokia, Ericsson, Motorola, Samsung gibi firmalar da cep telefonlarının gelişmiş modellerini üreterek G3 pazarında yer kapmaya çalışmaktadır. Fakat ilginç bir ortaklık da bu büyük firmaların teknolojiyi geliştirilmek için birleşmesidir. De Facto standartları belirlemek için kurulan bu grupların başında WAP Forum, Bluetooth ve SyncML gelmektedir. Bu gruplarda yer alan bazı önemli firmalar Nokia, Ericsson, Motorola, IBM, Lotus, Palm ve Psion dur.
Bugün WAP Forum üyelerinin koyduğu standartlar ile değişik WAP server�lar çıkmıştır. WAP Server 1.0, 1.1 ve şimdi de 1.2 versiyonları çıkmıştır. WAP server hem mevcut HTML kodundaki sayfaların WML koduna çevrilerek WAP telefonlarından erişilebilir hale getirilmesi hem de Gateway özelliği ile kullanılabilmektedir. V1.1 de bankalar için gereken �Secure Server� özelliği e-mail okuma ve gönderme özellikleri eklenmiştir. V1.2 de ise �push� teknolojisi ile operatöre bağlanmadan da bilginin cep telefonlarına gönderilmesi mümkün olacaktır.
WAP konusunda toplumumuz henüz yeterli bilgiye sahip olmaması nedeniyle bu teknolojiden çok fazla şeyler beklemektedir. Aslında beklentiler gelecek için daha anlamlıdır, çünkü mevcut sistemler ile henüz emekleme aşamasındaki bir dünyada çözümler aranmaktadır. Bu konuda ülkemizde özellikle bankaların ve operatörlerin büyük yatırımlar yaptıkları görülmektedir. Yapılan reklamlar sektörde WAP�ın tanıtımı için olumlu olurken, diğer taraftan da bu teknolojinin herşeyi çözebilecek bir sihirli değnek olduğu imajını oluşturmaktadır ki, bu durum insanların beklentilerini hatalı olarak yükseltmektedir. Bunun sonucunda İnternet üzerinde her Web sayfası olan kuruluş WAP sayfasının da olmasını istemektedir. WAP çığır açacak bir geleceğin ilk kapısı olmasına karşılık şu anda uygulamaları ve kullanım süreleri açısından çok maliyetlidir. Bu nedenle WAP bu aşamada çok kritik bilgilerin çok kısıtlı bir zamanda alınmasını gerektirecek uygulamalar için mantıklı olabilmektedir. Bu nedenle m-finans, m-banka, e-mail ve m-ticaret uygulamaları için ideal bir araçtır. Ayrıca içerik olarak son dakika haberleri, hava durumu, eğlence ve acil yerlerin telefonları WAP için idealdir. WAP sayfalarının bir bölümünde aynı İnternet Web sayfalarında dolaşır gibi dolaşabilmek mümkündür. Şu anda Türkiye�de içerik olarak da zengin bir WAP dünyası oluşmaya başlamıştır. Fakat ticari anlamda para kazandıran bir uygulama henüz yoktur. Bankaların stratejik olarak uygulamaya aldıkları WAP siteleri ise beklenen ilginin çok altındadır. Bu aslında şunu göstermektedir; şu ana kadar Türkiye�de satılan yaklaşık 20.000 civarındaki WAP telefonunu gereği kadar kullanan kişi sayısı çok azdır. Mobil yaşamın gereklerine alışmaya başlayanların çoğalması, teknolojiyi kullanmayı daha çok seven yeni nesilin gelmesi, operatörlerin WAP için kullanılan data iletişim ücretlerini düşürmesi ve gerçekten mobil yaşamın ihtiyacını karşılamaya yönelik uygulamaların WAP dünyasında yer alması ile bu kullanım artacaktır.
Mobil yaşam gerçeği bizi hergün biraz daha zorlamaktadır. İşlerimizin artmasıyla azalan zamanı daha iyi değerlendirebilmek için bu teknolojiye ihtiyaç duyulmaktadır. Bugün nasıl cep telefonsuz bir hayat düşünemiyorsak, çok yakın bir gelecekte G3 terminalsiz bir hayat düşünemeyeceğiz. Veriyi almaya bilgisayarın yanına, TV seyretmek için evine, telefon etmek için sabit bir yere giden insan profilinden, bilişim ve eğlence ürünlerinin hepsini, her zaman ve her yerden kullanabilen insan profiline geçiş olmaktadır. Bununla ilgili Bluetooth ve SyncML oluşumlarını da dikkatle izlemek gerekmektedir. Bluetooth, birçok elektrikli cihazın kısa mesafelerde radyo dalgaları üzerinden birbiri ile iletişim kurmasını sağlayacak bir standarttır. Bu teknoloji bize çalışmasını kontrol etmek istediğimiz cihazların uzaktan yönetimini sağlayacaktır. Bir diğer önemli oluşum ise SyncML olarak adlandırılan ve kullandığımız tüm veri yükleme araçlarının arasındaki bütünlüğü sağlayacak teknolojidir. Örneğin Palm cihazımızda yaptığımız bir veri değişikliğini -eğer istiyorsak- aynı anda evimizdeki bilgisayarımızda, işyerimizdeki server�ımızda ve laptop�ımızda güncellenmesini sağlayabileceğiz.
Bütün bu teknolojiler bizi aslında kablosuz mobil yaşama hazırlayan önemli araçlardır. Bakalım fareli köyün kavalcısının yaptığını, kablosuz geleceğin kavalcısı WAP yapabilecek mi? Eğer yaparsa sanırım gidenler arasında bilgisayarımızın yanında duran, yıllarca elimizin altında bulundurduğumuz farelerimiz olacaktır.
Yararlanılan ve önerilen kaynaklar:
- http://www.forum.nokia.com
- http://www.ericsson.com
- http://www.syncml.org
- http://www.wapforum.org
- http://www.waplite.com
- http://www.bluetooth.com
- http://www.phone.com
- http://www.cnn.com
- http://www.basari.com.tr/basari/bilgi
- http://www.turkcell.com.tr/turkcellwap.html
- http://www.telsim.com.tr