R94 Yenileme Faaliyetleri
R94 Rölemiz R1 rölemizde yapılan yenileme faaliyetlerinin ardından ele alındı. Test çalıştırma aşaması devam etmekte olan rölemizin yenileme çalışmalarının fotoromanını kaçırmayın!
Geçen ayın Gazetesinde "R1 Yeniden Yaratıldı" başlığı altında derneğimizde gerçekleştirdiğimiz vhf rölelerimizden biri olan R1'in yenileme çalışmalarının fotoromanını yayınlamıştım.
Gelen yoğun tebrik ve istekler nedeniyle bu tür fotoromanlara ilginin yüksek olduğunu anladım (TA2DU Selçuk yemekte, "haa resimlere baktım" dedi de). Bu nedenle bu ayki Gazetede de UHF (R 94) rölemizin yenileme çalışmaları ile ilgili bir fotoroman yayınlıyorum.
Olaylar 15-16 Mart 2003'de Antrak merkezinde, Ankara'da geçiyor.
İşte malzemeler, eski röleden çıkan, hurdadan alınma el cihazları, lineer çıkış katı, dublekser, taze bir swiching supply, Barbarosun dizaynı, Ali'nin çizimi, Zafer'in basımı (montajı kim yaptı bilmiyorum) röle kontrol devresi, yarısı içilmiş bir bardak çay, masaya yapışık kalmış seloteyp parçası, ledler ve bas-bırak düğmelerin içinde bulunduğu torba.
Ve işte montaja hazır kutu yanında pozveren Antrak Üyeleri. Sağdan sola: TA3AS Serdar, TA2CBA Barbaros ve TA2CPO Ömer. Az sonra start verilecek ve hepsi toz olacaklar.
İşte montaj başlıyor. Öncelikle işaretlenen yerlerden delikler delinecek. Bu iş için iki kurucu üyemiz (aynı zamanda Yönetim Kurulu Üyemiz) en titiz şekilde çalışırken görülüyorlar. TA2T Tahir ve TA2R Göktay…
Bu işler böyle yapılıyor işte.
Rölelerden sorumlu Yönetim Kurulu Üyemiz TA2CPO nezaretinde ekip çalışmaya başladı bile.
İşte ertesi gün montaj tamamlanmış halde rölemiz ayarlanmayı bekliyor.
Barbaros, Ali ve Zafer'in emekleri sonucunda ortaya çıkmış olan kontrol devresi rölenin en önemli aksamlarından biri (Şimdi rölenin beyni diyecegim benzetme uygun olmayacak diye demiyorum).
Ömer çıkış kontrollerini yapıyor.
Kulüp yavaş yavaş doluyor, meraklı arkadaşlarımız neler yapıldığına bizzat tanık oluyorlar.
Soldan sağa: The Bashkan TA2COH Burhan, TA2AX Ali ve röleler dublekser ayarlarından sorumlu bakanımız TA2CCO Fatih
Serdar kavaf dedektörü ile son bir kez sistemi kontrol ediyor düzen yerli yerinde mi diye bakıyor.
Başkanımız Burhan elcazıyla kesip hazırladığı elmaları dağıtınca herkes elinde elma dolaşıyor ancak çalışma devam ediyor bir yandan (ben fotograf çektiğim için elma almıyorum).
İşte muhteşem bir resim. Barbaros gözünden ışık çıkartıyor (Fotomontaj değil valla). Sanırım eli yanlış yere dokunuyor o anda. Neyse sağlık durumu şu anda iyi.
Bu durumda şaşkınlığını gizleyemeyenler arasında Ateş de var(en solda).
Kavaf montaj toplama anında Barbaros.
Sıra geldi "dublekser nasıl ayarlanır?" derslerine. Hocanız Fatih patron ders süresi 40 dakika.
İşte tatbiki eğitim diye ben buna derim.
Fatih patron: "Bakın beyler şuradaki bastırma çok önemli!" derken. Kendisini dikkatle takip eden üyemiz Ali. "Abi ben pastırma yemem, ertesi gün ortalık çok fena kokuyor" şeklinde yorumlar ile ders interaktif hale geliyor.
İşte ayarlar için ilk hamleler başladı bile.
O da ne, burada olmayacak bu iş galiba! Dublekser ayarı Pazartesiye mi kaldı ne?
"Şunu şöyle bir ayarlasak olmaz mı" diyor Tahir Abi… Elinde tornavida başlıyor kurcalamaya. Ancak sonunda anlaşılıyor ki ayarların değişmesi için tornavida ile kurcalamaya gerek yok üflesen ayarlar cozutuyor…
Olmasına oluyor da daha iyisi için biraz daha emek ve Göktay abiye eziyet lazım. Karar veriliyor, röle ile ilgili son ayarlara 17 Mart 2003 Pazartesiye kadar ara veriliyor.
İşte R1 ve R94 Röleleri bir arada poz veriyorlar. R 94 E destek veren parmak Serdar'a ait.
Bu kadar Antrak Üyesi biraraya gelir de "TAZAKKUM" yapılmaz mı? E yapılır. Netice itibariyle akşam "Lazoli"de devam ediyor. Gerçi Antrak_Gazetesi Grubu'nun sanal ortamda gerçekleştirdiği toplantı kaçırılıyor ama "bir sonrakini yakalarız herhalde" diye de içten geçirilmiyor değil yani.
Bu muhteşem resmi yakaladığım için kendi kendimi tebrik ediyorum. Gördüğünüz gibi mekan sahibi ve garsonlardan başka bizim ekipten bir tek Zafer seçiliyor.
Kemal Hocalar yan yana.
Selçuk, Burçak ve Lara.
Bir türlü düzgün bir pozunu yakalayamadığım Göktay abi ve Serdar…
İşte gene becerememişim resmini çekmeyi… Olmadı mı olmuyor işte.
Soldan sağa: Zafer, Ali ve Mehmet Okan
Soldan sağa: Serdar, Selçuk, Burçak
Son bir deneme daha ama olmamış işte neyse….
Bu fotoroman da burada biter…