Demokles'in Kılıcı Enterferans
Amatörlerin önemli bir sorunu.
İdare konuya nasıl yaklaşıyor?
Amatörlerin en büyük sorunu TVI, yani Enterferans. Bu olay amatöre hiçbir
yarar sağlamadığı gibi hem kendisine ve hem de maruz kalan kişiye zarar
veriyor. Kanun, sorunun çözümünü amatöre yüklüyor. Şimdi 2813 sayılı Telsiz
Kanununun ilgili maddesini aynen okuyalım.
Enterferansın giderilmesi
MADDE 20- Telsiz işletmesindeki tekniklere ve usullere uyulmamasından
doğan hatalardan dolayı telsiz cihazlarında enterferans meydana getiren
telsiz sistemine dahil diğer cihaz ve tesisat sahipleri veya bunları işletenler,
sebep oldukları bu enterferansı gidermek için gereken tedbirleri almakla
yükümlüdürler.
Bu konuda ortaya çıkacak anlaşmazlıklar Ulaştırma Bakanlığınca incelenip
sonuçlandırılır Ulaştırma Bakanlığınca belirtilen süre içinde enterferansa
neden olan cihaz veya tesisat ile ilgili tedbirleri almayan cihaz veya tesisat
sahiplerinin o cihaza ait ruhsatı iptal edilir ve tesisatın faaliyeti durdurulur.
Kanun maddesinin getirdiği hüküm bir yorum kazanarak Amatör Telsizcilik
Yönetmeliğine şöyle yansıyor.
Antenler
MADDE 11-fıkra-f) Kamu kurum ve kuruluşları ve özel kuruluşların
haberleşmesinde enterferansa sebep olan amatör telsiz istasyonları
enterferansı giderici her türlü tedbirleri almakla yükümlüdür. Belirtilen
süre içinde enterferansın giderilmemesi halinde istasyondaki enterferansa
sebep olan cihaz mühürlenir. Amatör telsiz ruhsatnamesinden kaydı silinir.
Sanırım siz de farkettiniz. Kanun enterferansa maruz kalanı vurgulamazken,
yönetmelik bir kısıtlama getiriyor. Bu kısıtlamayı " Kamu kurum ve
kuruluşları ve özel kuruluşların " olarak vurguluyor. Eğer kanun maddesinin
bu şekilde yorumlanması gerekiyorsa, TGM öncelikle enterferansa maruz
kalan tesisin kamu kurum ve kuruluşları ve özel kuruluşa ait olup olmadığını
belirlemekle işe başlaması gerekir. Zira yönetmeliği uygulayacak olan
TGM'dir. O zaman bu kuruluşların dışında hiç kimsenin enterferanstan
şikayet etmeye hakkı kalmaz. Bu böyle değilse yönetmeliğin düzeltilmesi
gerekir. Yok eğer kanun uygulanacaksa TGM olayı raporlarıyla yargı önüne
getirerek, yargının kararına istinaden gereken işlemleri yapması doğru
olan değilmidir?
Arkasından da bakılsa, önünden de bakılsa ortaya bir paradoks çıkıyor. Bu
paradokstan kurtulmak için "kanun esastır" ilkesini öne sürüyoruz, bu sefer
de TGM'nin "Yargı organı" sıfatı kazandığını ve yönetmeliğin yanlış olduğunu
görüyoruz. Bunlar bu aşamada benim kişisel tesbitlerim. Haklımıyım, yoksa
yanılıyormuyum? Bu, hukukcularla yapılacak olan istişareden sonra bir
açıklık kazanabilir. Sanıyorum ki aramızda pek çok hukukcu amatör vardır.
Eğer yanılıyorsam, yanlış tohumları ortaya saçmamak için en kısa zamanda
beni uyarmalarını da beklerim.
Şimdi bir tez daha ortaya atmak istiyorum. Bu tez hem kanunun ve hem de
yönetmeliğin doğru fakat uygulamanın yanlış olduğu yolundadır.
Zira kanun "Telsiz işletmesindeki tekniklere ve usullere uyulmamasından
doğan hatalardan dolayı telsiz cihazlarında enterferans meydana getiren"
ibaresini kullanıyor. Biraz daha daraltırsak dikkatleri "Telsiz cihazlarında"
kelimelerinin üzerinde toplayabiliriz. Kanun hazırlanırken, ancak kamu
kurum ve kuruluşları ile özel şirketlerin telsiz tesisi oluşturulabileceği
düşünüldüğünden bu kısıtlamayı kanun zaten yapmış oluyor. Aksi takdirde
"ve özel şirketlerin" ibaresi gibi "ve Televizyon ve Radyo alıcılarında"
ibaresi de eklemesi çok mu zahmetliydi? Elbette değildi.
Bu şekilde yorumlanınca da kanun ve yönetmelik arasında uyum olduğu
kesinlik kazanıyor. Böyle olunca da TGM'nin Televizyon ve Radyo
alıcılarında meydana gelebilecek enterferans için yapacağı hiç bir şey
kalmıyor. Bu enterferansa maruz kalanların da başvuracağı merci
TGM olmaktan çıkıyor. Olayı bu şekilde açtıktan sonra kesin bir açıklama
getirmekte kaçınılmaz oluyor. Doğal olarak bu açıklamanın, yorumlarıyla
birlikte amatör camiasına yapılacağını umuyorum.
DURDURUN AMATÖRLÜĞÜ, İNECEK VAR !
Başlıklı diğer yazımda buluşmak üzere kalın sağlıcakla.